Alerjik nezlesi olan bireylerde ve özellikle öğrencilerde ortaya çıkan hapşırık, burun kaşıntısı, gözlerde ve burunda akıntı, göz kızarması gibi şikayetler, konsantre olmayı zorlaştırarak öğrencilerin sınav başarısını büyük ölçüde etkiliyor.
Prof.Dr.Yonca Tabak N. “mevsimsel alerjik nezle” ya da “saman nezlesi” olarak bilinen ve özellikle ilkbahar aylarında bitkilerin polenlerine karşı gelişen alerjinin, Mart, Nisan ve Mayıs aylarında bir çok şikayete neden olduğunu belirtiyor ve korunmak için birkaç pratik öneride bulunuyor.
İçindekiler
Polen Alerjisinden Korunmak İçin Ne Yapılmalıdır?
- Eve polen girişini azaltmak için, bahar aylarında kapı ve pencereler mümkün olduğunca kapalı tutulmalıdır.
- Evi cam açarak havalandırmak yerine, polen filtreli klima ya da hava temizleyicisi tercih edilmelidir.
- Çim biçme gibi aktivitelerden kaçınılmalı yapılacaksa mutlaka bir maske kullanılmalıdır.
- Sabah saatlerinde ev dışı aktivitelerden kaçınılmalıdır.
- Dışarıdan eve gelindiğinde el, yüz yıkanmalı kıyafetler değiştirilmelidir.
Mevsimsel Alerjik Nezle Nasıl Tedavi Edilir?
Prof.Dr.Yonca Tabak N. mevsimsel alerjik nezlenin “ilaçla tedavi” ve “dil altı aşı tedavisi”olmak üzere iki çeşit tedavisi olduğunu vurguluyor. İlaçla tedavinin hem çocuk hemde yetişkin hastalarda alerjik şikayetleri azalttığını, ancak bu ilaçların gün içerisinde uyku haline neden olabildiği için özellikle sınavlara hazırlanan çocuklara tavsiye edilmediğine dikkat çekiyor. Prof. Dr. Yonca Tabak N. alerjik nezle tedavisinde en etkili ilaçların ise kortizonlu burun spreyleri olduğunu söylüyor, uygun dozda kullanıldığında yan etkisi olmadığını da sözlerine ekliyor. Ancak tedavide kullanılan bu ilaçların kesin bir çözüm sunmadığının da altını çiziyor.
Mevsimsel Alerjik Nezlenin Kalıcı Tedavisi Var mı?
Prof.Dr.Yonca Tabak N. mevsimsel alerjik nezlenin, “iğne aşı” ve “dil altı damla aşı” ile kalıcı olarak tedavisinin mümkün olduğunu belirtiyor. Ancak iğne aşıların, yan etkilerinin fazla olması sebebiyle tavsiye edilmediğini, bunun yerine dil altı damla aşıların hem yan etkileri açısından güvenli, hem de evde uygulamaya uygun olduklarını vurguluyor. Bu tedavinin amacının, hastanın ilaç almadan da iyi kalmasını sağlamak olduğunu dile getiriyor.